AK Parti Sözcüsü Çelik, MKYK toplantısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu: (5)
|AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Türkiye’nin Yunanistan ile istikÅŸafi görüşmelere baÅŸlamasında sorun olmadığını ancak henüz yer ve tarihin belirlenmediÄŸini bildirdi.Çelik, AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı devam ederken, parti genel merkezinde düzenlediÄŸi basın toplantısında, gündeme iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın, Fransa CumhurbaÅŸkanı Macron ile gerçekleÅŸtireceÄŸi görüşmenin iki ülke arasındaki gerilimi düşürüp düşürmeyeceÄŸi sorusuna Çelik, ‘CumhurbaÅŸkanımız diplomasi konusunda ‘Masadan kalkmayız.’ diyor. Birtakım kurallara riayet edildiÄŸi müddetçe, gelin bu tıkanıklıkları aÅŸalım konuÅŸalım denildiÄŸinde müzakere mekanizmalarını iÅŸletme konusuna her zaman destek verir.’ ifadesini kullandı.Uluslararası iliÅŸkilerde gerçek demokratik kültürü, konuÅŸma zeminlerini korumak olarak tanımlayan Çelik, ‘Çatışma üretmek kolaydır. Çatışma üretmek için bir zekaya, vizyon ve projeye gerek yok. O dünyanın her yerinde oluyor. Asıl diyalog ve müzakere üretmek için devlet tecrübesine, devlet adamlığına vizyona ihtiyaç vardır. CumhurbaÅŸkanımız seçilmiÅŸ devlet liderleri içerisinde dünyada en yüksek devlet tecrübesine sahip.’ ÅŸeklinde konuÅŸtu.Çelik, Macron’un Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne destek için birtakım savaÅŸ uçakları ve gemileri ile gelmesi halinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin buna müsaade etmeyeceÄŸinin altını çizdi.Macron’un diyalog kapılarını açması halinde karşısında diyalog ve müzakereden yana bir CumhurbaÅŸkanı olacağına iÅŸaret eden Çelik, ‘Bu görüşmeler konusunda Türkiye’nin bir çekincesi yok. Tezimizi anlatmak için bir fırsattır. Diyalog ve müzakere her zaman iyidir.’ dedi.ABD’nin Ankara BüyükelçiliÄŸinin ‘Sevilla haritası’ ile ilgili açıklamasının hatırlatılması üzerine Çelik ÅŸu deÄŸerlendirmeyi yaptı: ‘Ben bir gün Halifax Güvenlik Forumu’na katılmıştım. Fransız muhataplarımız vardı. Onlara sormuÅŸtum, insan hakları diyorsunuz, ondan sonra da silah satmaya devam ediyorsunuz. Birisi bana dedik ki bizim çift vitesli bir yaklaşımımız vardır. Hem insan hakları konusunda eleÅŸtiririz hem de silah satmaya devam ederiz. Ben buna ahlaki siyasi ve hukuki cari açık diyorum. Bu konuda Fransa’nın cari açığı büyüyor. Åžimdi Akdeniz’de tansiyonu yükseltti, sanki Yunanistan’a sahip çıkıyor gibi oldu. Rafale savaÅŸ uçaklarını ilk kez bir AB ülkesine sattılar.”Fransa Yunanistan’a sahip çıkmadı sadece silah sattı’Fransa’nın Yunanistan’a sahip çıkmadığını sadece Yunanistan’a ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne silah sattığına dikkati çeken Çelik, ‘Fransa’nın bölgesel barışa katkı saÄŸlamak ÅŸeklinde bir yaklaşımı olmadığını, tam tersine AB vizyonu ile hareket etmediÄŸini görüyoruz. Tam tersine Fransa orada çok özel çıkarlarla hareket ediyor. Libya’daki ve Suriye’deki boÅŸa düşmüş politikasını Akdeniz’de kapatmaya çalışıyor.’ ifadelerini kullandı.Ömer Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Macron’un kiÅŸisel olarak yürütmeye çalıştığı dış politika çökmüştür. Åžimdi orada bir bakan twit atmış. ‘Rafale savaÅŸ uçaklarının satılması Fransa için bir devrimdir.’ diye… Fransız ihtilalini gerçekleÅŸtirmiÅŸ, eÅŸitlik-kardeÅŸlik ve özgürlük ilkeleri üzerine kurulmuÅŸ bir devletin bakanının bugün devrim kavramını eÅŸitlik, özgürlük, kardeÅŸlikten Rafale savaÅŸ uçağı satmaya indirgemesi de onlar için trajik durumdur.’Sevilla AnlaÅŸması’nın zaten olmayan bir anlaÅŸma olduÄŸunu ifade eden Çelik, ÅŸunları kaydetti: ‘Yunanlıların fantezisinden ibaret. Hiçbir hukuki ve siyasi geçerliliÄŸi yok. ABD veya baÅŸka bir ülke Sevilla AnlaÅŸması’na baktığında ‘yok hükmünde’ diye bir ÅŸey görür. AnlaÅŸma olacak bir ÅŸey de yok, o tamamen Yunanistan’ın kendisini Akdeniz’in sahibi zanneden Yunan hırçınlığının metne dökülmüş halidir. ABD’nin doÄŸru tavrının bu olmaması gerekir. Burada hukuktan yana olan bir müttefik olarak ABD’yi görmek istiyoruz. Rum Kesimi ile yapılan anlaÅŸmalar bu tarafsız arabuluculuÄŸa zarar vermiÅŸtir. DoÄŸru tavır Sevilla AnlaÅŸması konusunda koydukları tavırdır, devamının gelmesini bekleriz.”İstikÅŸafi için yer ve tarih belli deÄŸil’Sözcü Çelik, Yunanistan ile istikÅŸafi görüşmelerin İstanbul’da olup olmayacağı sorusuna, istikÅŸafi görüşmelerin henüz baÅŸlamadığını ancak bununla ilgili hazırlığın sürdüğünü söyledi. Çelik, ‘Masaya oturduÄŸumuzda hangi çerçeve hangi prensipler ve neyi konuÅŸacağız? Ona göre de tarih belirlenir, yer konusu belirlenir. Yer belirlemesi mümkün deÄŸil, tarih verilmiÅŸ deÄŸil. KesinleÅŸtiÄŸi zaman biz bildiririz.’ diye konuÅŸtu.Almanya BaÅŸbakanı Angela Merkel’in AB içerisinde bir ağırlığının olduÄŸuna iÅŸaret eden Çelik, şöyle devam etti: ‘Bu çerçevede arabuluculuÄŸu, müzakereyi, diplomasi kanallarının açık olması gerektiÄŸini destekleyen bir tavır içerisine giriyor. Avrupa Konseyi BaÅŸkanı Charles Michel’in katılmadığımız Türkiye ile ilgili birtakım ‘havuç-sopa’ yanlış ifadeleri oldu. CumhurbaÅŸkanımız kendilerini uyardı. Åžu anda talep edilen ÅŸey Türkiye’den diplomasi ve müzakere ise Türkiye dünden hazır. Muhataplarımızı da ikna etmiÅŸlerse bu atmosfer olumlu bir atmosfer diyebiliriz.’Çelik’ten Borell’e tepkiAvrupa BirliÄŸi DışiÅŸleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borell’in eski imparatorlukları canlandırmak isteyen ülkeler arasında Türkiye’ye de yer verdiÄŸinin hatırlatılması üzerine Çelik, Borell’in Avrupa Parlamentosu’nda Türkiye’ye yönelik birtakım saldırılara ‘basiretli cevaplar’ verdiÄŸini, müzakereden yana olduÄŸunu ve bunun da takdirle karşılandığını söyledi.Çelik, buna karşılık Borell’in Türkiye’yi Rusya ve Çin’le imparatorluk arayışında göstermesini Türkiye’yi olumsuz etiketleme olarak nitelendirerek sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Türkiye BM üyesi, egemen bir devlettir. Türkiye’nin rejimi tanımı anayasasında yazılıdır. Unutmasınlar ki Türkiye bir NATO üyesidir. AB ile tam üyelik müzakereleri yürüten bir ülkedir. OECD üyesidir. AB ile ilgisi olmayan Çin ve Rusya ile aynı kategoride deÄŸerlendirmek Borell’in vizyonuna uymamış, yakışmamıştır. Bu imparatorluk meselesi şöyle oluyor, herkes kendi tarihi havzasında ilgilenmek konusunda bir faaliyet içerisine girmeyi bir hak görüyor. Fakat Türkiye kendi tarihsel havzasıyla canlı iliÅŸkiler kurmaya baÅŸladığı zaman ‘eksen kayması’ ve ‘imparatorluk arayışı’ ile suçlanıyor. Afrika ile ilgilenmeyelim, Asya ile ilgilenmeyelim, Orta DoÄŸu ile ilgilenmeyelim, Balkanlara hiç uÄŸramayalım istiyorlar. Bunun karşılığında ne var? Fransa Afrika’daki sömürgeciliÄŸini devam ettirsin, istemediÄŸi kiÅŸiler iÅŸbaşına geldiÄŸinde darbe yaptırsın. Akdeniz’e gelsin. Sayın Borell bir imparatorluk arayışından bahsedecekse Fransa’nın faaliyetlerine baksın.’Türkiye Cumhuriyeti’nin emperyalist bir devlet olmadığının altını çizen Çelik, ‘Emperyalizm, antisemitizm, faÅŸizm bizim coÄŸrafyamızdan çıkmış kavramlar deÄŸil, bunlar hangi coÄŸrafyalardan çıkmışsa o coÄŸrafyalara bu gözle bakmalarında fayda vardır. Türkiye ile ilgili kullanılan dil konusunda daha titiz bir yaklaşım bekliyoruz.’ dedi.Çelik sözlerinin sonunda vatandaÅŸlara maske, temizlik ve fiziksel mesafe hatırlatması yaptı.(Bitti)
Bir önceki yazımız olan Bahçeli'den Kılıçdaroğlu'na sert tepki: Keşke bir yalan makinesine bağlanıp bu konuşmasını yapsaydı başlıklı makalemizde Devlet Bahçeli, Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı hakkında bilgiler verilmektedir.